9 Eylül 2011 Cuma

Okuduklarım, Okuyamadıklarım :)






Totemim var totemim :)))))))) Düşündüm de ne zaman birden fazla kitap alsam, ilkini okuyorum diğerleri kalıyor. İlla ki bir tane alınacak, okunup bitirilecek ve heyecanla gidilip yenisi alınacak. Eğer böyle yapmazsam, okunmayı bekleyen kitaplar beni stres sokarken, onlara duyduğum heyecan da azalıyor ve gidip başka bir kitap alıyorum dolayısıyla da evdekiler kitaplıkta bekliyor. Bu huyumu keşfetmeme rağmen bazen dayanamayıp fazla kitap alıyorum. İnci Aral'ın Yeşil ve Mor adlı kitaplarını birlikte almıştım.Yeşil bitti ama Mor??? Araya Sunay Akın'ın İstanbul'un Nazım Planı adlı kitabı girdi. Sunay Akın imzalı hemde. Tam kendimi motive edip Mor a başlayacaktım kiii bugün yine dayanamadım sahafın önünden geçerken, veee üç tane, sahibi tarafından (deri) ciltlenmiş ikinci el kitaplar aldım.Totemimden vazgeçtim hepsini okuyacağım :))))
DİPNOT: Okuduğum kitaplarla ilgili yorumlarımı size yazamıyorum uzun zamandır. Farkındayım, ama yoğun bir süreçten geçiyorum, malum okul başladı:)))

3 Eylül 2011 Cumartesi

AY

Bir akşam annem arayıp Ay tutulması var unutmadın dimi? diye sorana kadar balkonumdan Ay ı izleyemediğimi farketmemiştim. Hoş evimde ilk yazım ve balkon sefaları başlamamıştı henüz. Bu duruma çok üzülen ben, etrafımızda bize çok da yakın olmayan yüksek binalara kızmaya başladım. Akşamları onlara bakıp sitem ettim tüm yaz. Ta ki bu geceye kadar! Balkona çıktım, sandalyeye oturdum, başımı yukarı kaldırdım veeeeeeee BÜYÜLENDİM! Ay bütün haşmetiyle bana göz kırpıyordu! Ve hayatımın en anlamlı (okul yıllarımda şiir yazmayı denemiş hüsrana uğramıştım) dizeleri döküldü ağzımdan;
Balkonumdan Ay'ı gördüm ilk kez
Bir dilim portakal gibiydi
O da tamamlanmamıştı
Benim gibiydi...
Üzeri bulutlanana kadar izlediğim ay, ilhamıyla bu dizeleri bırakıp veda etti. Yarın gelir mi? Bilmem. Ama onu görünce içimde yayılan büyük mutluluk dilerim ben ölene kadar devam eder...